Kategori arşivi: Yerel Bakış

Demir Eksikliği Nedir?

Belirtileri ve Tedavisi Nasıl Olur? Demirden Zengin Örnek Beslenme Listesi!

Beslenme Uzmanı ve Fonksiyonel Tıp Diyetisyeni Gamze Tunç Gümüş konu hakkında bilgiler verdi.

 

Demir eksikliği vücudun artan demir ihtiyacının karşılanamaması ile ortaya çıkabileceği gibi alınan demirin yeteri kadar emilememesi sonucu da ortaya çıkabilir. Demir kırmızı kan hücrelerinde bulunan hemoglobinin yapı taşıdır. Demir eksikliğinin en önemli sonucu kansızlıktır (anemi).

Demir eksikliği neden olur?

Demir, vücut tarafından üretilemeyen ve bu yüzden diyetle yeterli ve düzenli miktarda alınması gereken bir mineraldir. Demir eksikliği genellikle vücutta artmış demir ihtiyacı, eksik demir alımı ya da vücuttan demir kaybı nedeniyle ortaya çıkar.

Demir eksikliğinin en önemli nedeni demir içeren besinlerin yeterli düzeyde tüketilmemesidir. Gebelik, adet dönemi gibi durumlarda ise vücudun demir ihtiyacında artış görülür.

Demir eksikliği belirtileri nelerdir?

Demir eksikliğine bağlı kansızlık bazı durumlarda belirti göstermez. Demir eksikliği rutin sağlık kontrollerinde yapılan kan tahlillerinde teşhis edilebilir, belirtileri arasında;

*Cilt solgunluğu,

*Vücutta güçsüzlük, yorgunluk,

*Konsantrasyon bozukluğu,

*Baş ağrısı,

*Zayıflama durumunda güçsüzlük

* Ellerde ve ayaklarda uyuşma,

* Sinirlilik hali,

*Kulakların uğuldaması,

*Dudaklarda çatlaklar ve ağız kenarında yaralar,

*Tırnakların çabuk kırılması,

*Saçlarda dökülme sayılabilir.

Demir eksikliği ilerleyip kansızlık ortaya çıktıktan sonra bunlara başka belirti ve bulgular da eklenir.

En sık rastlanılan belirtileri;

*Konsantrasyon problemleri

*İlgisizlik

*Fiziksel aktiviteler sırasında nefes nefese kalmak

* Baş dönmesi ve göz kararması

*Baş ağrısı

*Depresyon

*Uyku sorunları

*Normalden fazla üşüme hissi

*Cilt renginin soluk bir görünümde olması

*Dilde şişme

*Kulak çınlaması

*El ve ayaklarda karıncalanma ya da uyuşma şeklinde sıralanabilir.

Demir nelerde daha çok bulunur?

Demir açısından zengin yiyecekler arasında bezelye, deniz ürünleri, fasulye, ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler, kırmızı et, çekirdekli kuru üzüm, demirle zenginleştirilmiş tahıllar yer alır.

İnsan vücudu demiri etten diğer kaynaklara göre çok daha fazla oranda emebilir. Et yememeyi seçen bireylerin, sağlıklı miktarda demiri emebilmesi için demir açısından zengin, bitki bazlı yiyeceklerin alımını çok daha arttırması gerekebilir. Yeşil mercimek bunlarda bir numara gelir. Yaptığınız koyu yeşil yapraklı salatalara muhakkak çiğ badem+ yeşil mercimek+ limon ve ev yapımı elma sirkesi ekleyiniz.

Demir emilimini artırmak için C vitamini içeren besinlerin tüketimini artırmak faydalı olur. Portakal ya da limon suyu gibi narenciye sularında doğal olarak bulunan C vitamini, bireyin sindirim sisteminin demiri daha iyi emmesine yardımcı olur. C vitamini biber, brokoli, çilek, domates, greyfurt, kavun, kivi, mandalina, portakal ve yeşil yapraklı sebzeler, kuşburnunun da yüksek miktarda bulunur.

Sonbahar ve ilkbaharda muhakkak doktorunuzdan kan değerlerinize bakmasını isteyiniz, eğer demir, kolesterol, açlık kan şekeri ,d vitamini seviyeleriniz dengede olursa bağışıklığınızda ona göre olumlu sonuç alacaksınızdır.

 

 

Demirden zengin örnek beslenme listesi

 

(Kahvaltı öncesi 1 tatlı kaşığı çörek otu yağ veya kapsülü )

· Kahvaltı : bol roka ve maydanozlu bir salata ( limon sıkılmış) + 2 ceviz + 10 çiğ badem +2 haşlama yumurta ilaveli yanında 1 dilim ekşi mayalı ekmek (25 gr )

· Öğle: 100 gr ızgara kırmızı et+ 10 çiğ badem+ 3 yemek kaşığı haşlanmış yeşil mercimek + sevilen baharatlar + limon + 1 tatlı kaşığı zeytinyağ ilaveli mevsim yeşillikle

Abdullah Zengin 2022 Saç Trendlerini Aktardı

Ne kadar güzel giyinirseniz giyinin, saçınızın da mutlaka sizinle uyumlu ve stilinizi tamamlıyor olması gerekir.

Saçların doğru kesimi; müşterinin yüz hatlarını ve saç tipinin yanı sıra kişisel zevkleri ve hayat biçimi hakkında bilgiler alınarak birlikte belirlenmesi gereken bir şey. Mesela çok yoğun tempoda çalışan bir kadının dalgalı saçlarına perçem kestirmesi onun için pratik olmayabilir.

Yaz ayının kendini iyice hissettirmeye başladığı şu günlerde saçlarda değişiklikler yapılmaya başlandı.

Kat Modası Saçlarda Hakim Olacak
Pandemi süreci boyunca doğal, dalgalı saçların daha çok tercih edildiğini belirten Abdullah Zengin, şunları söyledi: ‘’Bu yaz sezonunda, uzun ve içlerine gizli kat kesilmiş saçlar moda olacak. Tabii bir de 70’ler dediğimiz dalgalı kesimler ve abartılı modeller geliyor. Kakül ve perçemler de bu sezonun olmazsa olmazları arasında. 70’ler dediğimiz özgür katlar modası saçlarda hakim olacak. Uzun saç modası devam ederken orta boy saçlar ve düz küt saçlar da görülecek. Herkesin değişime açık olduğu bir yaz dönemi olacak.’’

Sıcak ve Samimi Tonlar Revaçta
‘’Bu yaz öne çıkan renk bal köpüğü ve tonları olacak. Bal tonları ile yapılan ombre ve balyaj geliyor. Daha sıcak, açık ve samimi görünen tonlara geçişler kullanılacak. Bunun dışında kahve ve bal tonları, sarılar, bitter çikolata rengi içinde bal yansımalarını göreceğiz’’ diye söyleyen Abdullah Zengin, tek renk saçlarında revaçta olacağını belirtti.

Palmali, 3 bin Şehidin ismini denizlerde yaşatacak.

Palmali Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Mübariz Gurbanoğlu tarafından başlatılan 3 bin şehidin ismini yaşatma seferberliğine, Araştırmacı yazar Hüseyin Demir’den büyük destek geldi.

Araştırmacı yazar Hüseyin Demir,’Palmali Holding’in filosundaki yüzden fazla gemiye şehitlerin adını vererek adlarını yaşatma seferberliği, tüm şirketlerin örnek alması gereken onurlu bir duruş ve vefalı bir adım olarak Türk ve Azerbaycan milletinin gönlünde yer tutacağını belirtti.’  

Karabağ’ın 30 yılın ardından tekrar hak ettiği özgürlüğe kavuştuğu 44 günlük mücadele esnasında 3 binden fazla kardeş Azerbaycan askeri şehit oldu. Allah mekanlarını cennet eylesin. Şehitleri rahmet ve minnetle yad ediyoruz. Palmali Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Mübariz Gurbanoğlu tarafından başlatılan dev seferberlikte, Karabağ’ın özgürlüğüne kavuşması mücadelesinde şehit olan 3 bin kardeşimizin isimlerini, Palmali bünyesinde bulunan gemilere verilmesi ile yaşatma projesi başlattı.

 

Palmali ,100’den fazla gemiye şehitlerin adı verilecek.

Araştırmacı yazar Hüseyin Demir,‘Palmali Holding Yönetim Kurulu Başkanı Azerbaycan kökenli Türk iş adamı Mübariz Gurbanoğlu’nun, Karabağ’ın özgürlüğüne kavuşması mücadelesinde şehitlik mertebesine ulaşan İman ve Behram Mammadzadeh kardeşlerin isimlerinin gemilere verilmesi törenindeki şu ifadeler,’ Gurbanoğlu; her bir gemimize şehitlerimizin ismini vereceğiz ve tüm şehitlerimizin adını yaşatmak için filomuzu 3 bine hızlı bir şekilde çıkararak tüm şehitlerimizin isimlerini yaşatmak için seferberlik ilan ettik’ sözlerine karşılık törene katılan baba ve anne Mammadzadeh yaptıkları konuşmada,’ Çocuklarım kaptan olmak istiyordu ve vatan için şehit oldular. Bugün onların hayalini Palmali gerçekleştirdi.’ sözleri  Gurbanoğlu’nun ne denli önemli ve gurur verici bir projeye başlattığını göstermektedir.’ dedi.

 

Gemi sayısı 3 bine çıkarılarak, Tüm Şehitlerin isimleri yaşatılacak.

Dünyanın 7’inci ve Türkiye’nin en önemli denizcilik şirketlerinden biri olan Palmali Holding’in filosundaki yüzden fazla gemiye şehitlerin adını vererek başlattığı ve bünyesindeki gemi sayısını 3 bine hızlı bir şekilde çıkarma suretiyle 3 bin şehidin isminin yaşatılması seferberliğini başlatmış olmasının takdire şayan bir duruş olduğunu belirten Araştırmacı yazar Hüseyin Demir, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kaydetti;

Şehitlerin isimlerinin yaşatılmasını amaçlayan böylesi vefalı ve onurlandırıcı projelerin hayata geçmesi, ahde vefayı gösteren en güzel örneklerden biri olması bakımından projeyi çok kıymetli ve örnek alınacak proje arasına koymaktadır. Karabağ şehitlerinin isimlerinin yaşatılması projesinin, Türk firmaları tarafından örnek alınması gereken bir projedir. Şehitlerimize olan ahde vefa borcumuz, ebetteki hiçbir proje ve hiçbir suretle ödeyemeyiz ama isimlerinin sadece kamu kurum ve kuruluşlarında değil, özel sektör temsilcilerin desteği ile tüm şehitlerimizin isimleri yaşatılmasına katkı sunulabilir.’dedi.

Palmali Holding’in Filosunu 3 bin gemiye çıkarması, Türkiye ekonomisine büyük katkı sağlayacak.  

Araştırmacı yazar Hüseyin Demir,’Palmali Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Mübariz Gurbanoğlu tarafından başlatılan 3 bin şehidin adını yaşatma adına bünyesinde bulunan gemi filosunu 3 bine çıkarma seferberliğinin, şehitlerimizin ruhlarını şad etme ve isimlerini yaşatama bakımından çok kıymetli ve takdire şayan proje yapmaktadır. Ayrıca projenin manevi kıymetinin yanında ülke ekonomisine getireceği maddi katkı da düşünüldüğünde, projenin şehitlerimizin adlarını yaşatmanın yanında ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağı gözükmektedir. Böylesine vefalı, manevi kıymeti muazzam ve ülke ekonomisine de büyük bir katkı getirecek projenin hayata geçmesini sağlayan Palmali Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Azerbaycan kökenli Türk iş adamı Mübariz Gurbanoğlu’nu tebrik ediyor başarılarının devamını diliyor ve bu kıymetli projenin Türk iş insanlarına, şehitlerimizi yaşatma adına ilham kaynağı olmasını temenni ediyorum.’ dedi.

 

 

Hayır İçin Ünlüler Geçidi…

İstanbul cemiyet hayatının tanınmış isimleri Dr Emre Ertürk ve siyaset dünyasının önemli ismi eşi Esen Ermiş Ertürk’ü ,oğulları Arda ile katıldıkları bir yardım derneğinin iftar davetinde görüntüledik. İhtiyaç sahipleri için açık arttırma gerçekleştirilen iftarda çiftin yaptıkları bağış miktarının gizli tutulmasını istediğini öğrendiğimiz çiftin yaptığı bağışın önemli bir miktar olduğu kulağımıza geldi.Hayır işleri için yapılan organizasyonlarda sürekli karşılaştığımız ünlü çiftin oğullarıyla olan samimi diyalogu ve mutlu aile tablosunu görüntülerken “Tüm İslam aleminin Ramazan Bayramı kutlu olsun “diyen Esen hanım’a sıcak gündem ve siyasetle ilgili sorduğumuz sorulara nazikçe gülümseyerek “güzel bir akşam arkadaşlar,ailecek orucumuzu açıp,hayrımızı yaptık şimdi dünyevi işleri konuşmayalım lütfen ” şeklinde cevapladı. Nezaketinden dolayı ısrarcı olmadık ve başka bir gün röportaj sözü aldık. Teknoloji ve sağlık konularında AR-GE çalışmaları bulunan ,yurt dışından gelen önemli iş tekliflerine rağmen Türkiye’de kalmayı tercih eden Dr Emre Ertürk hoca’mıza  nedenini sorduğumuzda “ Türkiye bizim,vatanımızı seviyoruz burada kendi insanımıza hizmet etmekten gurur duyuyoruz” dedi. Beyefendi tavırlarıyla yaşıtlarından daha olgun olduğunu gözlemlediğimiz Arda bey’e ve bu güzel aileye nazar değmesin diyoruz.Herkesin Ramazan Bayramı’nı kutluyoruz.

Ramazan Bayramı,yardım derneği,davet, Kardiyolog Dr Emre Ertürk,Esen Ermiş Ertürk,aile

Türküola Müzikten Müjdeli 23 Nisan Haberleri!

23 nisan coşkusunun yaşandıgı bu günde, çocukları sevindirecek haber,
Turkola Müzik’den geldi.
23.nisan şarkısı uzun bir sürenin ardından hazırlanan yepyeni  23 nisan şarkısı klip”i
Türküola etiketi ile 21 nisan’da youtube net.d’de yayına girdi. Tüm çocuklara 23.nisan hediyesi olan parçanın söz/müzik ve yorumu,
Kaan Erten’e, aranjesi Paşahan Kaytan’a
mix-mastering’i Jüpiter Müzik-Kemal Çetkin’e
klip yapım ise Uhhr Photo-Uğur Urlu’ya ait.
Gitarda Cem Şengül, vokalde Başak Höl 23.nisan’a renk katıyorlar.

MEÜ Öğrencileri uluslararası projede

Mersin Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği Anabilim Dalı öğrencileri, Akademisyen Doç. Dr. Ümit İzgi Onbaşılı rehberliğinde uluslararası projelerde yer aldı.

Konuyla ilgili bilgi veren Doç. Dr. Ümit İzgi Onbaşılı, 2007 yılından bu yana “Yaşam Boyu Öğrenme Programı’na sıkı bir şekilde entegre edilen ve 2005 yılında Avrupa Komisyonu’nun e-öğrenme programının ana hareketi olarak başlatılan eTwinning Merkezi Destek Servisi’nin; Avrupa’daki okullar, öğretmenler ve öğrenciler için eğitimi geliştiren 31 Avrupa Eğitim Bakanlığı’nın uluslararası işbirliğinden oluşan “European Schoolnet” tarafından yönetildiğini belirtti. eTwinning Türkiye Ulusal Destek Servisi’nin, Milli Eğitim Bakanlığı Yenilik ve Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösterdiğini kaydeden Doç Dr. Onbaşılı, “Ülkemiz eTwinning Initial Teacher Education (ITE) sürecine 2019 yılında dâhil olmuştur. Bu kapsamda eTwinning faaliyetlerinin üniversitelerin eğitim fakültelerine entegrasyon süreci başlamıştır. Özellikle son yıllarda merkezi destek servisi tarafından ITE enstitülerinin geliştirilmesi faaliyetleri önem kazanmıştır. Söz konusu proje ile geleceğin öğretmenleri olan öğretmen adaylarının, henüz lisans eğitimi sırasında uluslararası projelerle tanışması sağlanmaktadır” dedi.

Türkiye’de eğitim fakültesi akademisyenleri ve öğretmen adaylarının eTwinning projesine dâhil olmasını esas alan “eTwinning ITE” kapsamında; Mersin Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Ümit İzgi Onbaşılı ile Balıkesir Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Ana Bilim Dalı’ndan Doç. Dr. Burcu Sezginsoy Şeker tarafından “What Kind of World do We Want?” ve “Qualified Teacher of the Future” başlıklı 2 uluslararası proje yürütüldü. Türkiye, İtalya, Fransa ve Almanya’nın ortak ülkeler olarak yer aldığı projelerde öğretmen adayları, konusunda uzman akademisyenlerle tanışma ve çevrimiçi çalışma şansı elde ettiler.

İlk projede sınıf öğretmeni adaylarının sürdürülebilir çevre, iklim değişikliğinin nedenleri ve etkileri konusunda farkındalıklarının artırılması amaçlanırken, ikinci proje ile farklı kültürlere sahip sınıf öğretmeni adaylarının eTwinning etkinlikleri aracılığıyla kültürel, kişisel ve mesleki gelişimlerine katkıda bulunmak için birlikte çalışmaları hedeflendi. Bu kapsamda yürütülen projelerden Türkiye, Almanya, Fransa ve İtalya’dan toplam 6 akademisyen ve 30 öğretmen adayının dâhil olduğu “Qualified Teacher of the Future” projesi, Fransa’da öğretmen eğitiminde öncü kurumlardan biri olan Picardy Jules Verne Üniversitesi web sitesinde de paylaşıldı.

Proje sayesinde, Mersin ve Balıkesir Üniversite’sinde eğitim gören 12 sınıf öğretmeni adayı, Laon ve Amiens’teki INSPÉ merkezlerinden, Stuttgart-Ludwigsburg’daki Alman öğrencilerle ve Palermo’daki Università Degli Studi’den Sicilyalı öğrencilerle işbirliği yapabildiler.

Bu tarz uluslararası projelerin yaygınlaşması için çalışmalarına devam eden akademisyenler, 25-30 Nisan 2022 tarihleri arasında İtalya’da Palermo Üniversitesi’nin ev sahipliğinde ve Erasmus personel hareketliliği kapsamında bir araya gelerek, gelecek yıllarda yapılabilecek projeler için fikir alışverişinde bulunacaklar.

TABA-AmCham, yapılan haberlerle ilgili basın bildirisi yayınladı

TABA-AmCham Türk Amerikan İş Adamları Derneği, basında dernek adının geçtiği yanlış haberlerle ilgili basın açıklaması yayınladı.

1987 yılında kurulan ve kurulduğu yıldan beri Türkiye-Amerika ticari ilişkileri arasında köprü niteliği taşıyan TABA-AmCham Türk Amerikan İş Adamları Derneği, mevcut süreçte dernekte bir görev veya yetkiye sahip olmayan, derneğin eski başkanlarından Ali Osman Akat’ın şahsi ve bağımsız olan işleri hakkında yapılan, dernek adının ve logosunun bulunduğu haberlerin yapılması sonrası yönetim kurulunu toplayarak basın açıklaması yayınladı.

TABA AMCHAM TÜRK AMERİKAN İŞ ADAMLARI DERNEĞİ BASIN BİLDİRİSİ

13.04.2022 tarihinde derneğimizin eski başkanlarından Sayın Ali Osman Akat hakkında basında bir takım haberler yer almıştır. Haberler sonrası Disiplin Kurulumuz toplanmış ve dernek tüzüğünün 5.4.4 maddesi gereğince kendisinin dernekten ihracı yönünde tavsiye kararı almıştır. Alınan karar Yönetim Kurulumuz’da olağanüstü toplanarak değerlendirilmiş ve derneğimiz ile olan üyelik ilişkisi sonlandırılmıştır.

Öncelikle belirtmek isteriz ki, adı geçen kişi TABA-AmCham Türk-Amerikan İş Adamları Derneği Başkanı olmadığı gibi, kurumlarımızda herhangi bir görev ve yetkiye sahip değildir. Ali Osman Akat’ın derneğimizle tek bağı üyelik ile sınırlı olup bugün itibariyle ilişiği kesilmiştir.

Derneğimizin manevi şahsiyetinin ve saygınlığının hiçbir ilgisi olmayan bu tip olaylarla zedelenmemesi adına, derneğimizin adının bu tip haberler ile anılmaması için gerekli hassasiyetin gösterilmesini, adı geçen kişinin derneğimiz ile hiçbir ilişkisinin kalmadığını, derneğimizin logo ve adının kullanılmamasını ve gerekli düzeltmelerin yapılmasını rica eder, kamuoyuna saygıyla bildiririz.
Saygılarımızla,
Türk- Amerikan İş Adamları Derneği
Yönetim Kurulu

Consus Enerji, Halka arza hazırlanıyor

Halka arz için Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ve Borsa İstanbul’a başvurusunu yapan Global Yatırım Holding’in iştiraki Consus Enerji, yeni iş modelleri ile büyümeye odaklandı.

Yenilenebilir ve dağıtık enerji santrallerinden oluşan 94.1 MW’lık portföyü ile faaliyetlerini sürdüren Consus Enerji, dağıtık enerji kapsamında yap-işlet modeliyle hayata geçirdiği kojenerasyon santrallerindeki toplam 54,1 MW kurulu güç ile Türkiye’nin lider enerji hizmet firması (ESCo) haline geldi. Aynı iş modeli kapsamında müşteriye özel tasarımla ve tüm yatırım maliyetlerini üstlenerek yenilenebilir enerji santralleri de kuran Consus Enerji, işletme dönemi boyunca gereken tüm bakım ve işletme sorumluluğunu da üstlenerek, yenilenebilir santrallerin devreye alındığı ilk günden itibaren son kullanıcıların enerji maliyetlerinde önemli tasarruflar sağlıyor.

Enerji sektörü için sermaye piyasalarına erişimin son derece önemli olduğunu söyleyen Consus Enerji Genel Müdürü Atay Arpacıoğulları, “Şirketimizin sermaye piyasalarında işlem görmesi ile birlikte sağlayacağımız kaynak, şirketimizin kârlı ve sürdürülebilir bir şekilde büyümesine zemin hazırlayacak. Halka arz sayesinde, şirketimizin kurumsallaşmasının ve bilinirliğinin pekiştirilmesine yönelik önemli bir adım atmış olacağız. Halka arz sonrasında yatırımcılarımızın ve hissedarlarımızın güveni ile faaliyetlerimizi daha da büyüterek şirket değerimizi artırmak en öncelikli hedefimiz olacak” dedi.

Global Yatırım Holding (GYH) iştiraki Consus Enerji, halka arz için gerçekleştirdiği başvurunun ardından Sermaye Piyasası Kurulu ve Borsa İstanbul’dan onay çıkmasını beklerken, yeni iş modelleri ile büyümeye odaklandı. Dağıtık enerji kapsamında yap-işlet modeli ile Türkiye’nin en büyük kojenerasyon ve trijenerasyon tesisi kurulu gücüne sahip enerji hizmet firması (ESCo) olarak sektör lideri olan Consus Enerji, yenilenebilir enerji alanında da önemli faaliyetler yürütüyor.

Türkiye’nin önde gelen biyokütle enerji üreticilerinden biri olan Consus Enerji, 40 MW’ı biyokütle ve güneşten oluşan yenilenebilir kaynaklardan, kalan kısmı ise kojenerasyon ve trijenerasyon tesislerinden olmak üzere toplam 94,1 MW’lık kurulu güce sahip. Yenilenebilir enerji üretim kapasitesini artırmak amacıyla tüketicilerin öz tüketimlerini karşılamaya yönelik yap-işlet modeliyle güneş santralleri alanında yatırımlarını sürdüren Consus Enerji, kurup işlettiği kojenerasyon ve trijenerasyon tesisleri sayesinde sunduğu tasarrufu, yeni sektörlerdeki müşterilere de ulaştırmak için çalışmalarına tüm hızıyla devam ediyor.

 

Karbon salınımını azaltarak, ihracatçımızın uluslararası rekabetine katkı sağlıyor

Gelecek birkaç yıl içinde güneş enerjisi üretim kapasitelerini önemli ölçüde artırmayı planladıklarını ifade eden Consus Enerji Genel Müdürü Atay Arpacıoğulları, “Dağıtık enerji iş kolumuz kapsamında tüketicilerin öz tüketimlerine yönelik güneş santrallerini yap-işlet ve yap-işlet-devret iş modelimiz ile hayata geçirmeyi hedefliyoruz. İş modeli kapsamında müşteriye özel tasarlanan ve kurulan yenilenebilir enerji santraline ilişkin tüm yatırım maliyetleri Consus Enerji tarafından karşılanıyor. İşletme dönemi boyunca santral için gerekli olacak tüm bakım ve işletme sorumluluğu da Consus tarafından üstleniliyor. İşletme süresi sonunda da tercih eden müşterilere santral bedelsiz olarak devrediliyor; müşteri ilk gününden itibaren tasarruf sağladığı dönem sonunda herhangi bir bedel ödemeden santral sahibi oluyor” dedi.

Bu iş modeli ile müşterilere sağlanan bir diğer avantajın ise yenilenebilir kaynaklara dayalı enerji üretimi ile elde edecekleri yeşil sertifika ve karbon sertifikaları olacağını anlatan Arpacıoğulları, buradan ek gelir elde etme imkanı yaratılacağını söyledi. Arpacıoğulları, yeni iş modelleri ile müşterilerinin, önümüzdeki yıllarda özellikle imalat sanayisi ve ihracatçıları somut bir şekilde etkilemesi beklenen karbon salınımına yönelik olası sınır vergilerinin önüne geçerek, uluslararası alandaki rekabette bir adım önde olacaklarını kaydetti.

 

700 bin dönüm araziye dokunup, çiftçiye tasarruf ettiriyor

Biyokütleden elektrik üretimi alanında yatırım yapan Türkiye’nin sayılı şirketleri arasında olduklarını kaydeden Arpacıoğulları, “Aydın, Şanlıurfa ve Mardin’deki santrallerimiz ve 29.2 MW kurulu gücümüz ile çoğunlukla hasat sonrası tarlada kalan veya anız olarak yakılan ve herhangi bir ekonomik değeri bulunmayan mısır sapı, pamuk sapı gibi artıkları toplayarak enerjiye dönüştürüyoruz. Bizi sektördeki diğer yatırımcılardan ayırt eden bir fark da, biyokütle yakıtlarımızın önemli bir kısmını kendi ekipmanlarımız ve yetişmiş personelimiz ile topluyor olmamız. Bu bize biyokütle tedarikinin sürdürülebilir kılınmasında önemli bir avantaj sağlıyor. Bu sayede çiftçimizin tarımsal artıklarını modern makineler ve ekipmanlarla tarladan toplayıp, üreticiyi bu yükten kurtararak mazot ve işçilik maliyetlerinden tasarruf ettiriyoruz. Yılda yaklaşık 350 bin ton biyokütle topluyoruz. Bu da yılda yaklaşık 700 bin dönüm araziye bir şekilde dokunuyor ve temizliğini yapıyoruz demek” diye konuştu.

Arpacıoğulları ayrıca, yurtdışı büyüme hedefleri kapsamında yakın zamanda Karayip bölgesinde bulunan Antigua ile 5 MW’lık bir güneş santralinin yapımı, alım ve tarife garantisi kapsamında 30 yıl işletilmesine yönelik ön mutabakat imzaladıklarını ve nihai anlaşmayı da yakın gelecekte sonlandırmayı hedeflediklerini anlattı. Şirket olarak önümüzdeki dönemde yurt dışındaki fırsatların gündemlerinde kalmaya devam edeceğini ve buradan değer yaratmak için çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti.

 

En büyük hedef şirket değerini artırmak

Enerji gibi büyüyen ve sermaye yoğun bir sektörde faaliyet gösteren yatırımcılar için  sermaye piyasalarına erişimin son derece önemli olduğunu vurgulayan Atay Arpacıoğulları, “Şirketimizin sermaye piyasalarında işlem görmesi ile birlikte sağlayacağımız kaynak, şirketimizin kârlı ve sürdürülebilir bir şekilde büyümesine zemin hazırlayacak. Halka arz sayesinde, şirketimizin kurumsallaşmasının ve bilinirliğinin pekiştirilmesine yönelik önemli bir adım atmış olacağız. Bunların yanı sıra, şeffaflık ve hesap verilebilirlik ilkeleri çerçevesinde hareket ederek, yatırımcılarımızın ve hissedarlarımızın güveni ile faaliyetlerimizi daha da büyütmek, şirket değerimizi artırmak en öncelikli hedefimiz olacak” diye konuştu.

MVD akademi ilk mezunlarını verdi

Sac işleme sektöründe 71 yıldır hizmet veren MVD Makine, nitelikli personel istihdamına katkı sağlamak adına kendi bünyesi içinde kurmuş olduğu MVD Akademi yi kurdu.

MVD Akademi ilk mezunlarını verdi.  Kurulduğu günden bu tarafa müşteri memnuniyetini ilke edinen MVD Makine, şeffaf yönetim anlayışı, nitelikli insan kaynağı ile doğru ve zamanında kaliteli çözümler sunarak hem yurtiçinde hem de yurtdışında aranılan firmalar arasında yer alıyor

“İstihdama katkı sağlayacağız”

MVD Makine Sahibi Mehmet Ali İnan, “Sürdürülebilir büyüme potansiyelini ileriye taşımak adına karşımıza çıkan en önemli problemlerden biri nitelikli personel istihdamı. MVD ailesi olarak bu yılın ortalarında MVD Akademi’yi kurarak şirketimizde ihtiyaç duyduğumuz işgücünü kendimiz eğitme sürecine yöneldik. Bu kapsamda, kendi bünyemize dâhil ettiğimiz teknik öğretmenimiz ve mühendislerimiz ile özellikle CNC Freze alanında 8 kursiyerimizin eğitimini tamamladı bu kursiyerlerimizden 5 öğrenci Bakanlık düzeyinde yapılan sınavdan başarılı olarak sertifikalarını aldılar. Sertifikasını alan öğrencilerimiz firmamız bünyesinde çalışmaya devam etmektedirler. Sınava tekrar hazırlanan diğer öğrencilerimiz aynı şekilde firmamız bünyesinde çalışmaya devam ediyor bir sonra ki sınavda inşallah onlarda sertifikaların alacaklar. Sınavdan başarılı olan öğrencilerimizi tebrik eder çalışma hayatlarında başarılar dilerim” diye konuştu.

“Nitelikli elemen yetiştirmeye devam edeceğiz”

İstihdama katkı sağlamak ve yetişmiş eleman ihtiyacını karşılamak adına MVD Atölyeye’ye  büyük önem verdiklerini dile getiren İnan, “Şuan sanayimizin başlıca sorunları arasında yetişmiş elaman ihtiyacı gelmektedir bu bağlamda kurduğumuz MVD atölyeden yetişen öğrencilerimizden çok güzel geri dönüşler aldık. Hem ülkemiz hem firmamız adına MVD atölyeyi daha da kapsamlı hale getirek geleceğin sanayicilerin yetiştirmek istiyoruz.  MVD atölyenin ilk öğrencileri sertifikaların aldılar ve başarılı bir şekilde çalışıyorlar. İstihdam açığını kapatmak nitelikli eleman yetiştirmek adına yeni kursiyerlerimizin kayıtları tamamlandı. Şuan da atölyemizde 3 ayrı grup derslerine başladı 1. Grubumuzda, 6  2. grubumuzda 9, 3. grubumuzda 5 olmak üzere şuan 20 kursiyerimiz ders almaya devam ediyor.  Kursiyerlerimiz yaklaşık 6 ay süren eğitim sürecinde hem pratik hem de teorik bilgiyi edinme ve deneyimleme fırsatı buluyorlar. Kursumuzda ilk 3 ay teorik 3 ayda pratik eğitim olmak üzere 6 ay ders alacaklar.  Kursiyerlerimizin eğitim sürecinde maaş ve sigortaları da şirketimiz tarafından yapıldı. Sektörde ilkleri kendine ilke edinen şirketimiz özellikle bu noktada kadın istihdamına önem vermekte olup CNC Freze operatörü yetiştirmektedir” şeklinde konuştu

“Herkes sevdiği işte başarılı olabilir”

MVD atölye’den mezun olan ve MVD atölyede CNC operatörü olarak çalışmaya başlayan ESRA helvacı, MVD Atölyenin başvurusun gördüm ve başvurmaya karar verdim “Bu işe sadece erkekler yapabilir gözüyle bakıyorlardı. Benim yapacağıma pek fazla inanmadılar. Çok çalıştım. Bu işi yapabileceğime inandım ve işimi severek yapıyorum Bir işi Ahmet yapıyorsa, Ayşe de yapabilir. Herkes sevdiği işte başarılı olabilir. İşimi gerçekten severek yapıyorum. İnanıyorum ki, ilerleyen zamanlarda daha iyi yerlerde olacağım” dedi.

 

Londra’da Yaşayan Yurttaşlarımızdan Dayanışma Örneği

Kuzey Londra’nın Enfield bölgesinde iki dönemdir Belediye Başkanı olan Sabri Özaydın, görevini devretmesine birkaç ay kala, çeşitli yardım dernekleri yararına görkemli bir balo düzenledi. Başkan Özaydın geceye eşi Özlem Özaydın ile birlikte katıldı.

Türkiye’nin Londra Başkonsolosu Bekir Utku Atahan’ın da konuklar arasında yer aldığı yardım balosundan yaklaşık 35.000 sterlin gelir elde edildi.

Türkiye’den yedi ilçe belediye başkanının da katıldığı balodan elde edilen gelir, özel eğitime ihtiyacı olan çocuklar ve kanser hastalarına yardım dernekleri ile gençleri spora özendirmeye yönelik projelere aktarılacak.

BALO BAŞKANLAR GEÇİDİNE SAHNE OLDU

Edmonton’da Kervan Banqueting Suite’te perşembe akşamı düzenlenen baloya Beylikdüzü (İstanbul) Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Şişli (İstanbul) Belediye Başkanı Muammer Keskin, Avcılar (İstanbul) Belediye Başkanı Turhan Hançerli, Dikili (İzmir) Belediye Başkanı Adil Kırgöz, Afşin (Kahramanmaraş) Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güven, Elbistan (Kahramanmaraş) Belediye Başkanı Mehmet Gürbüz ve İslahiye (Gaziantep) Belediye Başkanı Kemal Vural’ın yanı sıra Kuzey Enfield milletvekili Feryal Demirci Clark ve Enfield-Souhtgate milletvekili Bambos Charalambous ile Londra Belediye Başkan Yardımcısı Joanne McCartney, Enfield Belediye lideri Nesil Çalışkan, diplomatlar, çok sayıda Londra ilçe belediye başkanları, Enfield Belediye Meclis üyeleri, Metropolitan Polis Teşkilatı Türk Polis Derneği (TPA) görevlileri, CHP İngiltere Birliği yöneticileri, MUSİAD UK yöneticileri, sanatçılar, dernek başkanları ve iş insanları katıldı.

YEREL POLİTİKACILAR TAM KADRO KATILDI

Gecede aralarında Belediye Meclis üyesi Ahmet Karahasan, Mustafa Çetinkaya, Suzan Erbil, Güney Doğan, Alev Cazimoğlu, Ahmet Öykener, Mahtab Uddin, Doug Taylor, Mahmut Aksanoğlu ve önümüzdeki seçimde aday olan Suna Hurman ve Hivran Dalkaya da vardı.

Gece “Sel Trio” adlı modern halk müziği grubunun mini konseriyle başladı. Opera sanatçısı Gülşen Akın ve Londra’nın ünlü sanatçılarından Olcay Bayır da baloda sahne aldı.

ÇÖPLER İÇİN DİGİTAL PROJE BAŞLATTI

Enfield Belediye Başkanı Özaydın, koronavirüs pandemisi nedeniyle bu geceye son dakikada karar verildiğini buna rağmen baloya Türkiye, Suudi Arabistan ve İngiltere’nin farklı bölgelerinden büyük bir katılım olduğunu belirterek davetlilere teşekkür etti. Konuşmasında belediyenin hizmetlerine değinen Özaydın, ayrıca kuralsız atılan çöplerin toplanması için başlattıkları girişimi tanıttı.

ÖĞRENCİLER YARDIM İÇİN YARIŞTI

Başkan Özaydın, 200 kadar ilkokul öğrencisinin katılımıyla bir tişört çizimi yarışmasının yapıldığını, seçilen çizimleri kişisel bütçesinden bastırıp satışa sunacaklarını ve bunların gelirini yardım örgütlerine vereceklerini söyledi. Özaydın, söz konusu ürünlerin www.madein enfield.com web adresinden temin edilebileceğini ifade etti.

Moonchild Education’dan Dr. D. Derya Durmaz ve Mustafa Durmaz ile Dr. İsmail Bulut da baloya iştirak ettiler.

İKİ DÖNEM GÖREV YAPAN İLK BAŞKAN

Sabri Özaydın, Enfield belediye başkanlığına Temmuz 2020’de seçilmişti. Normalde ilçe belediye başkanları, belediye meclisi üyelerinin arasından bir yıllığına seçiliyor. Ancak geçen yıl pandemi nedeniyle belediye meclisi toplanamadığı için Özaydın iki dönem görev yaptı.

SEÇİMLER 5 MAYIS’TA YAPILACAK

63 üyeli Enfield Belediyesi Meclisi Özaydın’ın da üyesi olduğu ana muhalefetteki İşçi Partisi’nin kontrolünde. Belediye Meclisi üyelerinin 21’i Kıbrıs ve Türkiye kökenli siyasetçilerden oluşuyor. İngiltere’de belediye seçimleri 5 Mayıs’ta yapılacak. Özaydın’ın görevi mayıs sonuna kadar devam edecek.

 

Kahramanmaraş Afşin doğumlu olan ve 1986’dan beri İngiltere’de yaşayan 54 yaşındaki Sabri Özaydın, 2018’de Enfield Belediye meclisi üyesi seçilmişti. Özaydın başkanlığa seçilmeden önce başkan yardımcısı olarak görev yapıyordu.