Yazar arşivleri: ismail USTA

Genç Sağlık Sendikası İstanbul Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi

Genç Sağlık Sendikası İstanbul Şubesi 1. Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi.

Sağlık ve sosyal hizmet işkolunda büyük bir hızla büyümeye devam eden Genç Sağlık Sendikası şubeleşmeye devam ediyor. Kısa süre önce Diyarbakır, Konya, Şanlıurfa, Ankara, Kars şubelerini açmış olan Genç Sağlık Sendikası İstanbul ilinde 1. Olağan genel kurulunu yaptı. Türkiye’nin her noktasında var olmayı hedefleyen Genç Sağlık Sendikası, genel merkez yönetimi ve temsilcileri İstanbul’da buluştu. Genel Başkan Osman Kaya, Genel Sekreter Furkan Ali Çiftçioğlu ve genel başkan yardımcılarının katılımlarıyla gerçekleştirilen olağan genel kurulunu İstanbul İl Başkanı Orhan Oktar tek liste ile kazandı. Genç Sağlık Sendikası genel merkezi adına tüm yöneticilerin bulunduğu ve katılımın yüksek olduğu olağan genel kurulunda konuşan Genel Başkan Osman Kaya, öncelikle Ankara’daki hain terör saldırısını kınadı. Üzüntü ve geçmiş olsun dileklerini ileten Osman Kaya İstanbul şube açılışıyla ilgili olarak: ‘’Hayırlı ve uğurlu olsun, Rabbim nice güzel başarıları beraberinde getirsin…’’ temennileriyle kurdele kesim törenini gerçekleştirdi. İstanbul ve diğer illerdeki bütün Genç Sağlık-Sen şubelerinin sağlık çalışanlarının evi olduğunu dile getiren Osman Kaya, ‘’81 ilde 81 şube’’ hedeflerini yineledi. İstanbul şubesinin açılışı esnasında şube binasından şanlı Türk Bayrağının dalgalandırılması geleneğini sürdüren Genç Sağlık Sendikası camiaya umut veriyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Sağlık ve sosyal hizmet işkolunda büyük bir hızla büyümeye devam eden Genç Sağlık Sendikası şubeleşmeye devam ediyor.

Bakan Koca, “Türkiye Küresel Propagandanın Uygulama Sahası Olmayacak”

ERİS varyantı niçin toplumsal gündem olacak önemde değil? AŞI PROGRAMI NEDEN GEÇMİŞTE KALDI?

Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, Eris varyantı ve aşı programı hakkındaki açıklamaları sürdürüyor. Bakan Koca, çok önemli açıklamalarda bulundu.

Bazı Görüş ve Beyanlar Bilimsel Amaçlı Değil !

“Konular saptırılıyor. Bazı görüşler ve ısrarlı beyanlar kesinlikle bilimsel amaçlı değil. Salgın boyunca alınan tüm kararların arkasında bilim var. Bilimsel gelişmeleri asla göz ardı etmedik. Mücadeleyi bilimsel verilerle yönetmiş bir ekibin, şayet gerekli olsa her şeyin en kolay olabileceği bir noktada bilime sırt çevirmesi hiç mümkün mü? Bizleri karşıtı imişiz gibi göstermek isteyenler, ülkemizde başarıyla yürütülen aşı uygulamalarını bilemeyecek kadar bilgisiz olamaz. Çocukluk çağı aşılamalarında oran neden %95’in üzerinde? Covid-19 salgını başladığında aşı çalışmalarının tamamını yakından takip ettik ve kendi aşımızı da en kısa sürede geliştirip üretmeye çalıştık. Sonunda Turkovac da ortaya çıktı. O dönemde hızla ülke sathında bir aşılama kampanyası yürüttük ve sonuçta çok başarılı olduk. Hayatını kaybeden sağlık çalışanı haberleri çok sıktı. Sağlık çalışanları aşılandıktan sonra bu ölümler çok azaldı” 

Türkiye Küresel Propagandanın Uygulama Sahası Olmayacak

Salgının direncini kırmak için aşı o zaman elzemdi. Virüsle ilk defa karşılaşıyorduk ve bağışıklık sistemimizin virüsü tanıması gerekiyordu. Çok işe yaradı aşılama kampanyamız. Virüs bir RNA virüsü olduğu için çeşitli mutasyonlar geçirdi, virülansı yani hasta etme gücü azaldı. Ya Covid geçirdik ya aşılandık ya da her ikisi birlikte oldu ve sonuçta bünyelerimiz virüsü tanır hale geldi. Virüsün de etkisi azaldı. Mutasyona göre yeni aşılar geliştirilmeye çalışılıyor. Bu normaldir. Ancak geldiğimiz noktada bir propaganda yürütülüyor. Toplu aşılama propagandası. Toplu aşılamaya kesinlikle ihtiyaç duyulmayan bir dönemdeyiz. Biz gerekli olduğunda gerekeni yaptık. Kapanma gibi toplu tedbirler artık söz konusu değil. Açıkça söylüyorum: Covid-19 için mevcut kişisel tedbirler dışında yeni bir tedbir asla söz konusu değil. Türkiye, küresel propagandanın uygulama sahası olmayacak. Türkiye, sağlık konusunda da tam bağımsızdır. Covid-19 aşısının yeniden toplu olarak yapılmasını gerektiren, bilimin teyit ettiği bir durum yoktur. Sağlık ve bilim pazarlamanın alanına dâhil değildir.

Eksik Dişler Nelere Yol Açar ?

Eksik dişler, çeşitli sağlık sorunlarına neden olabilir ve ağız sağlığı üzerinde önemli etkilere sahip olabilir. Diş Hekimi Murat İnce eksik dişlerin yol açabileceği bazı olası sorunlar ile ilgili bilgiler verdi.

Eksik Diş Tedavisi 

Dentince Diş Kliniği Diş Hekimi Murat İnce, ”Eksik dişlerin dikkate alınması ve uygun tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesini önermektedir. Eksik dişlerin tedavisi, protez dişler, implantlar, sabit köprüler ve diğer yöntemlerle mümkün olabilir. Tedavi seçeneği, eksik dişlerin konumuna, sayısına ve hastanın ihtiyaçlarına bağlı olarak değişebilir. Ağız sağlığınızı korumak ve bu tür sorunları önlemek veya tedavi etmek için düzenli diş hekimi kontrolleri ve diş hijyeni önemlidir” diye konuştu. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Yaşlı Destek Programı Ülke Geneline Yayılıyor

Yaşlı Destek Programının ülke geneline yayılacağını müjdeleyen Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, önemli bilgiler verdi.

Türkiye’deki Yaşlı Nüfusu Artıyor

Bakan Göktaş, Türkiye’deki yaşlı nüfusun hızla arttığını ve bu demografik değişikliklere uygun politikalar geliştirme çabalarını vurguladı. Yaşlı Destek Programı’nın (YADES) önemini belirterek, bu programın yaygınlaştırılması amacıyla 27 il ve 33 ilçeden toplam 60 yeni proje başvurusu aldıklarını açıkladı. Bu projelerin değerlendirme sürecinin devam ettiğini ve kamuoyuyla paylaşılacağını belirtti. Bakan Göktaş, yaşlı bakım hizmetlerinin geliştirilmesi için çeşitli çalışmalar yürüttüklerini ifade etti. Özellikle ailelerin yaşlı üyelerine evde bakım hizmeti verme kapasitelerini artırmaya odaklandıklarını dile getirdi. Evde Bakım Yardımı kapsamında, 60 yaş ve üzeri 135.954 yaşlıya destek verdiklerini belirtti. Ayrıca, bu hizmeti sağlayan vatandaşları nakdi ödemelerle desteklediklerini de ekledi.

Yaşlı Destek Programı Nedir ?

Yaşlı Destek Programı (YADES) aracılığıyla belediyelerin evde bakıma destek ve gündüzlü bakım projelerini finanse ettiklerini de vurgulayan Bakan Göktaş, bu programın Türkiye genelinde yaygınlaştırılması amacıyla yeni projelere destek verdiklerini açıkladı. Bu projelerle yaşlıların yaşamlarını evlerinde, ailelerinin yanında sürdürebilmelerine katkı sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Ayrıca, Gündüzlü Bakım ve Aktif Yaşam Merkezleri’nin yaşlıların yaşam kalitesini artırmak amacıyla hayata geçirildiğini ve bu merkezlerin sosyal etkileşimi artırarak yaşlıların daha sağlıklı ve aktif bir yaşam sürmelerine yardımcı olduğunu da sözlerine ekledi. Bakan Göktaş, yaşlıların toplumumuzun önemli bir parçası olduğunu vurgulayarak, onlara olan saygı ve hürmetin her zaman devam etmesi gerektiğini belirtti ve yaşlıları yalnız olmadıklarını hissettirmenin önemli bir görev olduğunu ifade etti” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Devlet Korumasındaki Çocukların Satranç Heyecanı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Satranç Federasyonu işbirliğiyle Mersin’in Silifke ilçesinde ASHB Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü 8. Türkiye Satranç Şampiyonası düzenlendi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Türkiye Satranç Federasyonu işbirliğiyle Mersin’in Silifke ilçesinde ASHB Çocuk Hizmetleri Genel Müdürlüğü 8. Türkiye Satranç Şampiyonası düzenlendi.

Bu özel şampiyonada, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı kuruluşlarda bakım ve korunma altındaki çocuklar mücadele etti. 9-12 yaş ve 13-18 yaş kategorilerinde yarışan 98 kız ve 110 erkek olmak üzere toplam 208 çocuk, satrançta ustalaşmak için kıyasıya mücadele verdi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakan Yardımcısı Leman Yenigün ve Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü Ayşegül Yıldırım Kara, bu heyecan verici şampiyonanın finaline katılarak çocukların başarılarına tanıklık ettiler. 3 gün boyunca süren müsabakaların dışında, çocuklar kaliteli zaman geçirebilmek adına deniz aktiviteleri, okçuluk ve çeşitli spor etkinlikleriyle kampta eğlenceli zamanlar geçirdiler. Ayrıca, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı kuruluşlarda yetişen 137 lisanslı satranç oyuncusu ve 1 Milli Sporcu çocuk bulunuyor. Bu genç yetenekler arasında yer alan Miraç Melih Topuz, 2023 yılı Mayıs ayında Arnavutluk’ta düzenlenen Okullar Avrupa Satranç Şampiyonası’nda Avrupa ikincisi olarak Türkiye’ye büyük bir gurur yaşattı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, kuruluşlarındaki korunma altındaki çocukların psikososyal, bilişsel ve fiziksel gelişimlerine katkı sağlamak amacıyla çeşitli sosyal, kültürel ve sportif etkinlikler düzenlemeye devam ediyor. Bu etkinlikler, çocuklar arasında dostluk ilişkileri kurulmasını teşvik etmekte ve onların sağlıklı bir şekilde büyümelerine yardımcı olmaktadır. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

HEP-SEN ‘den Üniversite Hastaneleri için Eş Durum Tayininde Emsal Kazanım!

Ege Üniversitesi Hastanesindeki üyemizin mazeret (eş durumu) tayin isteminin red edilmesine yönelik işleminin iptal istemiyle açılan davada emsal bir karar çıktı. 

Şimşek : “Her Zaman Üyelerimizin Yanındayız” 

Mahkeme, hukuka aykırılığı açık olan mazeret tayini red işleminde yürütmenin durdurulması kararı verdi.  HEP-SEN Genel Başkanı Yunus Şimşek, “Güçlü hukuk servisimiz ve kadrolarımızla her zaman üyelerimizin yanında durmaya devam edeceğiz” dedi. 

Aile Türk Toplumunun. Temel Yapı Taşıdır

HEP-SEN Hukuk Servisi konu hakkında Bilim ve Sağlık Haber Ajansı’na (BSHA) yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi, “Mahkeme Yürütmeyi Durdurma kararında, anayasa belirtilen Devlet, ailenin huzur ve refahı ile özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı kurar”… hükmüne atıf yaparak idarelerin yapılacak işlemlerde de bu hususu göz önünde bulundurması gerektiğine özellikle değinmiştir. Yine anayasal bu hükmün yanı sıra Sağlık Bakanlığı Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin 17. maddesi uyarınca kura şartına tabi tutulmadan kurumlar arası naklen atama yoluyla Sağlık Bakanlığı kadrolarına atanabileceği, davalı idarece davacının atamasının yapılmamasına yönelik hukuken kabul edilebilir sebep sunulamadığını belirtmiştir. Mahkeme bu  kararı ile: idarenin bu ret işlemi ile anayasamızda belirtilen ailenin korunması yükümlülüğünün ve atama ve yer değiştirme yönetmeliğinin 17. Maddesine idarelerin uyması gerektiğini bir kez daha idarelere hatırlatmıştır. Temel hak ve özgürlükler her şeyin önünde gelir. Bir idari işlem sebebiyle kanuna aykırı olarak temel hak ve özgürlükler zedelenemez, ihlal edilemez. Aile Türk toplumun temel yapı taşıdır. Anayasamızda da bu açıkça belirtilmektedir. Buradan tüm idarelere çağrı yapıyoruz, her türlü işleminizde ilk esas almanız gereken anayasadır” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı) 

Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, “Dedemin Marketinde Büyüdüm”

Bakan Göktaş, bu ziyaret sırasında duygusal bir an yaşadı. Huzurevi sakini Sivaslı Ahmet Barak’ın seslendirdiği “Mihriban” türküsü, Bakan Göktaş’ı özellikle etkiledi. Bu türkü, Bakan’ın dedesinin en sevdiği türkülerden biriydi ve geçtiğimiz yıl dedesini kaybettiği için duygusal bir anlam taşıyordu. Göktaş, duygularını paylaşarak dedesini ve anneannesini anmayı da ihmal etmedi. Bakan Göktaş, büyüklerin toplum için yol gösterici ve ilham kaynağı olduğunu vurgulayarak, onların aktaracağı değerlerin son derece kıymetli olduğunu ifade etti. Ayrıca, kurumsal bakım hizmetlerine büyük bir önem verdiklerini belirtti ve bu ziyaret sırasında aldığı geri bildirimlerden memnun olduğunu dile getirdi. Bakan Göktaş, ülkenin dört bir yanındaki huzurevi ve yaşlı bakım merkezlerine verdikleri destekten bahsederek, tüm yaşlılara kalite standartlarında bakım ve rehabilitasyon hizmeti sağladıklarını vurguladı. Yaşlıların yaşam kalitesini artırmak ve sosyal hayata katılımlarını teşvik etmek amacıyla çalıştıklarını ifade etti. Ayrıca, huzurevi sakinlerinden bir çiftin bocce sporuyla ilgileniyor olmasının kendisini mutlu ettiğini belirtti ve el sanatları sergisini büyük bir değer olarak gördü. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir konuşmasından alıntı yaparak, büyüklerin dualarının çok değerli olduğunu ve bu duaları almanın kendileri için en büyük kazanç olduğunu aktardı. Ayrıca, yaşlılara hizmet etmenin kendileri için kutsal bir görev olduğunu ve bu görevi layıkıyla yerine getireceklerini söyledi. Bakan Göktaş, konuşmasının ardından huzurevi sakinleriyle birlikte pasta keserek samimi bir sohbetin tadını çıkardı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Bakan Tekin, “Durgun Su Kirli Olur”

Eğitimin, doğası itibarıyla dinamik bir alan olduğunu, bu dinamizmin sürekli bir değişimi beraberinde getirdiğini, değişim taleplerine yanıt verilmediğinde içinde bulunulduğu çağın ıskalanacağını dile getiren MEB Bakanı Yusuf Tekin, “Bir atasözümüzde ifade edildiği gibi ‘Durgun su kirli olur’. Biz ne ülkemizin durağanlaşmasına izin verebiliriz ne de eğitim sistemimizin kirlenmesine müsaade edebiliriz.” vurgusunu yaptı.

Bakan Tekin, son 20 yılda eğitim sisteminin daha verimli sonuçlar üretecek şekilde ve geçmişteki hataları tekrar etmeden geliştiğini aktararak, eğitim ortamlarının insani, fiziksel, bilimsel ve teknolojik altyapı açısından geçmişle mukayese edilemeyecek ve çağdaş standartları yakalayacak şekilde geliştiğini kaydetti. Eğitimi yalnızca ülkenin maddi refahını arttıracak zaruri yatırım alanı olarak ele almadıklarına değinen Tekin, “Biz eğitimi aynı zamanda kültürel ve toplumsal varlığımızın ihyasını sağlayacak, dinamik ve sürekli bir öğrenme süreci olarak tanımlıyoruz. Eğitim sürecini, yeryüzündeki varoluşumuzun temel gerekçesini ve nihai hedefini oluşturan ‘iyi insan’ olmanın ve ‘kendini tanımanın’ tüm koşullarını içerecek bir özgürleşme süreci olarak görüyoruz. Bu, şüphesiz ki bizim müntesibi ve takipçisi olduğumuz büyük ve kadim medeniyet vizyonumuzun da bir gereğidir” dedi.

İleri Demokrasiyle Yönetilen Ülkelerde Eğitim…

Eğitim alanının, bireylerin özgür düşünme yeteneklerinin gelişmesi için düzenlenmesi gereken alanların başında geldiğine işaret eden Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nitekim ileri demokrasiyle yönetilen ülkelerin eğitim sistemleri incelendiğinde bu ülkelerin artık 20. yüzyılda kalmış olan ‘bilgiyi kontrol etme ve öğrencilere belirli düşünceleri aşılama’ misyonunu terk ettikleri ve öğrencilerin özgür düşünme kapasitelerini artıracak şekilde örgütlendikleri görülmektedir. Bu nedenle demokratik yönetimler, sürekli bir şekilde öğrencilerin bireysel becerilerine ve ilgi alanlarına, bireysel öğrenme hızına ve karakter özelliklerine uygun pedagojik bir arayış içerisindedirler. Bu arayış, bir yanıyla başta okullar olmak üzere tüm öğrenme alanlarının demokratik bir içerik kazanmasını sağlarken diğer yanıyla da demokratik bilinci yüksek ve çağdaş değerlere entegre bir öğrenci-vatandaş profilinin oluşmasına katkı sunmaktadır. Bu da günümüzde eğitimin yalnızca okullarla sınırlı tutulmaması ve esasında tüm yaşam alanlarının bu doğrultuda işlevsel kılınması gerektiğine işaret etmektedir”

“Geleceğin dünyasında öğrencinin ya da bireyin değil, insanın özgür deneyimleri eğitimin esasını oluşturacak”

Bakan Tekin, okulların klasik misyonunu tamamladığı yönündeki görüşün günümüz gerçekliğini tam olarak yansıtmadığını, küreselleşmenin ve bilimsel teknik düzeyde yaşanan gelişmelerin de etkisiyle eğitimin, artık belirli zaman dilimlerine ve mekanlara özgü olarak gerçekleştirilen bir olgu olmanın ötesine geçtiğini dile getirdi. Bu durumun, dünyanın her tarafında ve eşit ölçüde geçerli olan bir hususiyet de arz etmediğine dikkat çeken Tekin, “Özellikle az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde eğitim alanındaki ilişkilerin temel karakteristiğini halen klasik düzenin oluşturduğunu söylememiz mümkün. Kaldı ki savaşlar ya da başka nedenlerle yoğun göç hareketlerinin yaşandığı günümüz dünyasında okullara ve okulların klasik misyonlarına duyulan ihtiyacın da artarak devam edeceği de bence bir gerçek olarak ortada duruyor. Ancak çağdaş dünya devletlerinin artık terk ettiği, modası geçmiş yöntemleri bir kenara bırakmamız ve yeni yöntemsel arayışlar içine girmemiz gerektiğini de yadsımıyorum. Bu arayış sürecinde, özgün ve ilk defa kullanılacak yöntem ya da yöntemler üretilebileceği gibi Montessori yaklaşımı tarzında alternatif eğitim yöntemleri de tercih edilebilir.” görüşünü paylaştı.

Hayat Deneyimi

Bakan Tekin, içinde bulundukları çağda, öğrencilerin bireysel becerilerine ve ilgi alanlarına odaklanan, bireysel öğrenme hızlarına ve karakter özelliklerine uygun pedagoji yöntemlerinin giderek revaç bulduğunu vurgularken, bu ihtiyacın giderek artacağını düşündüğünü söyledi. Eğitim sisteminin, insanın, onun özgür ve rasyonel deneyiminin önemsendiği bir temele oturacağına inandığını kaydeden Tekin, şöyle devam etti: “Çünkü geleceğin dünyasında öğrencinin ya da bireyin değil, insanın özgür deneyimleri eğitimin esasını oluşturacak. Bu bağlamda, eğitimi bir ‘hayat deneyimi’ olarak gören ve öğrencileri bu sürecin aktif bir öznesi olarak konumlandırarak yarınlarını buna göre organize edenler başarılı olacaktır. Eğitimi, insanı ve onun yaşam tecrübelerini merkeze alan bir ‘hayat deneyimi’ olarak değil de öğrenciyi hayata hazırlayan sürecin pasif ya da edilgen bir parçası olarak konumlandıran anlayış ise kaybedecektir. Zira günümüzdeki ekonomik, toplumsal ve teknolojik gelişmeler öğrenci merkezli anlayıştan bir adım daha öteye gitmeyi zorunlu kılmakta ve ‘öğrenci tarafından kısmen de olsa yönlendirilen’ bir öğrenme sürecini ön plana çıkarmaktadır. Nitekim biz de Bakanlık olarak öğretim programlarında yaptığımız değişiklikleri bu türden bir motivasyonla gerçekleştiriyoruz. İçeriğin birbirinden kopuk bilgi kompartımanları şeklinde değil, gündelik hayatta olduğu gibi birbiri ile ilişkili bir bağlam bütünlüğü içerisinde öğrencilere kazandırılmasını hedefliyoruz. Böylece öğrencilerin gerçek hayatta karşılaştıkları problemler de olduğu gibi olaylara çok boyutlu yaklaşmalarına imkan verecek bir anlayışı mümkün olduğunca hakim kılmaya çaba sarf ediyoruz.” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Bioderma Pro Beach Tour Mersin Kızkalesi Etabı Sona Erdi

Türkiye Voleybol Federasyonu (TVF) ve Mersin Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle gerçekleştirilen Bioderma Pro Beach Tour’un bu yılki son etabı olan Mersin Kızkalesi Etabı, yarı final, üçüncülük ve final karşılaşmalarıyla sona erdi.

Organizasyon, TVF Voleybol TV YouTube kanalı üzerinden canlı olarak voleybol tutkunlarına sunuldu. Kadınlar kategorisinde şampiyonluğa Ukrayna’dan Kseniia Mazur ve Anna Kalchenko ikilisi ulaştı. İkinci sırayı İdeal Natural Mineral Water takımı (Resmiye Çakmak ve Magdalena Saad) aldı, üçüncülüğü ise Danieke P. ve Meche (B. Mercedes A.) ikilisi elde etti. Erkekler kategorisinde şampiyonluğu Ektavor Grup (Hasan Hüseyin Mermer ve Sefa Urlu) takımı kazandı. İkincilik Yusuf Özdemir ve Batuhan Kuru ikilisinin oldu, üçüncülük ise Ahmet Can Tür ve Sacit Kurt ikilisi tarafından elde edildi.

Mersin Kızkalesi Etabı, yarı final, üçüncülük ve final karşılaşmalarıyla sona erdi.

Takımlar Madalyalarına Kavuştu

Karşılaşmalar sonrasında düzenlenen törende, dereceye giren takımlara madalya ve kupalarını TVF Başkan Vekili Alper Sedat Aslandaş, Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanı Emrullah Taşkın, Mersin Büyükşehir Belediyesi Erdemli Koordinatörü Vedat Uzunbağ, Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı Gençlik ve Spor Hizmetleri Şube Müdürü Bünyamin Gökayaz ve TVF Mersin Voleybol İl Temsilcisi Nurten Keskin takdim etti. Türkiye Voleybol Federasyonu Başkan Vekili Alper Sedat Aslandaş tarafından, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’e sunulmak üzere verilen plaketi, Mersin Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanı Emrullah Taşkın aldı. Ayrıca, Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanı Emrullah Taşkın da Türkiye Voleybol Federasyonu Başkan Vekili Alper Sedat Aslandaş’a teşekkür plaketi takdim etti. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

Kadın Millilerden Eylül Ayında Yedide Yedi

Kadın Milli Takımlarımız, Eylül ayında büyük bir başarı grafiği sergiledi. UEFA Uluslar C Ligi 2.Grup’ta mücadele eden Kadın Milli Takımı, ilk maçlarında Gürcistan’ı deplasmanda 3-0 mağlup ederek harika bir başlangıç yaptı. Ardından Elazığ’da oynanan maçta Litvanya’yı 2-0 mağlup ederek altı puan topladı ve grubun zirvesine oturdu.

U19 Kadın Milli Takımı da Erzurum’da Estonya ile iki özel maçta mücadele etti. İlk karşılaşmada rakiplerine 3-2 üstünlük sağlayan Ay Yıldızlılar, ikinci mücadeleyi de 4-3 kazanarak mükemmel bir performans sergiledi. UEFA Gelişim Turnuvası’nda Kuzey Makedonya’da düzenlenen etkinlikte ise U15 Kız Milli Takımı şampiyonluğa ulaştı. Turnuvaya ev sahibi ülke karşısında 5-0’lık bir galibiyetle başlayan Milliler, ikinci maçlarında Estonya’yı 2-1 yendi. Kapanış müsabakasını ise Romanya karşısında 1-0’lık skorla kazanarak toplamda 9 puan elde etti ve turnuvayı şampiyon olarak tamamladı. Bu sonuçlarla birlikte, Milliler Eylül ayında oynadığı 7 karşılaşmayı da galibiyetle tamamlayarak büyük bir başarıya imza attı. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)