Etiket arşivi: Featured

Ayçam; Ruhum Star benim

“ Topuklu Sesleri” isimli şarkısı ve Voce Music etiketiyle Selçuk Sal Küçük ile Jesi Albayrak  prodüktörlüğünde müzik severlerle buluşan güzel şarkıcı Ayçam, hedefine adımlarını hızlandırarak devam ediyor. 7 single ardından tekli şarkısı “ Topuklu Sesleri” ile özellikle sosyal medyada ilgi gören Ayçam, bu eserin kendisini özel bir yere oturtacağını savundu. Söz ve müziği Samet Kurt’a ait olan “ Topuklu Sesleri” isimli esere başarılı yönetmen İbrahim Bülbül tarafından Ayçam performansı ile Şile’de Aqua Beach’te klip çalışması yapıldı. Müzik dünyasında bir yarış olmadığını savunan Ayçam, sadece zamanı  gelen diğerlerinden daha popüler oluyor ifadesinde bulunurken, Sadece kendimle yarışıyorum, geriye kalanların ne yaptığı pek de umrumda değil, ben kendi yolumda ilerliyorum mümkün olduğunca da sektörden uzak yaşamaya çalışıyorum vurgusunu yaptı.

 “ Topuklu Sesleri” isimli şarkısıyla yaptığı hızlı çıkışın sebebini “Star ruhlu birisiyim, bakımlı ve iddialı olmayı severim, müzikten önce de böyleydim şimdi de böyleyim böyle devam edeceğim, İnsanların dikkatini çekmeyi seviyorum insanların bana bakması hoşuma gidiyor ilgi manyağıyım diyebilirim, buda dikkatleri üzerime çekmemin en büyük sebebi” diyen Ayçam, sahnede izleyici bugüne kadar alışılagelmişin dışında bir şarkıcı izlemeye de hazır olsun iddiasında bulundu.

AYÇAM YORUMUYLA “TOPUKLU SESLERİ” LİNK

İranli Güzel Şarkıcı Rosa Ghodsifar’dan İlk Tekli Şarki

İran’ın ünlü oyuncusu Rosa Ghodsifar, Türkiye’de tekli bir şarkı yaptı. Güzel oyuncu İran’da yaptığı mesleğin aksine ülkemizde şarkıcı olarak boy gösteriyor.

Söz ve müziği Mustafa Arapoğlu’na ait olan “İki Deli” isimli eseri yorumlayan Rosa Ghodsifar, şarkının aranjörlüğünüde usta müzik adamı Mustafa Arapoğlu’na teslim etti. Sanat hayatımda benim için güven çok önemli, yola çıktığım insanlara inanmalı ve güvenmeliyim, müzikal yönümü tamamıyla Mustafa Arapoğlu’na emanet ettim ifadesinde bulunan Rosa Ghodsifar yoluna emin adımlarla çıktı.

Sahnede olmayı hiç düşünmediğini ve böylede bir çalışmasının müzik yolculuğunda olmayacağını dile getiren Rosa Ghodsifar, amacının bir şarkıcının iyi oyuncuda olması gerektiğini göstermek için bu çalışmayı yaptım, ben bundan sonrada şarkılar yapıp müzik severlere sunacağım  bu eserle bir şarkıcıyı oynayacağım vurgusunu yaptı. Klip çalışmasını dış çekimlerle Enes Bilal Taşçı yönetmenliğinde yapan Rosa Ghodsifar, çalışmada oyunculuk performansıyla da büyüledi. Türkiye’de oyunculuk mesleğine devam edeceğini de dile getiren Rosa Ghodsifar “ Belli kurallar çerçevesinde çok sevdiğim işimi bırakmak istemem, devam edeceksem çok saygı duyduğum Türkan Şoray kurallarıyla ve en üst seviyede mesleğime devam etmek isterim” dedi.

 

 

ROSA GHODSİFAR “İKİ DELİ” KLİP LİNK

Çingene Çadırı Özgür Kadının Platformu

Son dönemde Youtube yayınları dikkat çekerek ilgi odağı olurken, Film Genetik’in yapımcılığını üstlendiği başarılı sunucular Sedef Yağcı ve Alev Lina Aras’ın birlikte ekranda olduğu “Çingene Çadırı” isimli program farklılığını ortaya koyuyor.

 

Program öncesi aralarındaki iletişimi güçlendirmek için bir arada uzun zaman geçirdiklerini ifade eden başarılı sunucular Sedef Yağcı ve Alev Lina Aras, programın başarısında geçirdikleri zamanın etki edeceğini dile getirdiler. “Çingene Çadırı” isimli programın ilk beş bölümüne merkezi Fransa’da olan ve ülkemizde de çok sayıda üyesi olan GLEEEDEN isimli buluşma uygulaması sponsorluk yaptı.

İnsanların konuşmaktan çekindiği her şeyi özgürce konuşup bir anlamda rahatlayacakları bir platform olarak da tanıtılan Sedef Yağcı ve Alev Lina Aras sunumuyla “Çingene Çadırı” isimli program kadın, erkek eşitliğinin de gözler önüne sunulduğu beklide tek mecra olarak dikkat çekiyor.

 

İlk beş programın sponsoru GLEEDEN program başlıklarını şu konularla ALDATMAK- KAÇAMAK-ALDATAN KADINLAR, BİZ ŞİMDİ NEYİZ?, FLÖRT EVRİMLERİ, LİBİDO, TEK EŞLİLİK ÇOK EŞLİLİK ve ÇOK AŞKLILIK konuları olarak belirledi.

 

Güzel sunucular Sedef Yağcı ve Alev Lina Aras “Programda işlemeyi istediğimiz konular sponsorumuzla uyumlu ve gündemde olup konuşulamayanlar, bizde içimizdeki gizlerin dışa vurumu bir programla olmak istiyoruz” dediler

Ergenlik Dönemindeki Çocukların Psikolojilerine Dikkat!

Psikolog ve Aile Danışmanı Rojin Nazik konu hakkında bilgiler verdi. 

Yaşanan sorunlara karşı psikolog desteği ile sorunların anlaşılması ve zamanında çözüm bulunması çocuk veya ergenin gelişimi için hayati öneme sahiptir. Ergenlik dönemi, bir çocuğun çocukluktan yetişkinliğe geçiş yaptığı dönemdir ve genellikle 10 ile 19 yaşları arasında gerçekleşir. Bu dönemde genç yetişkin, çok fazla zihinsel ve fiziksel değişiklik yaşamaya başlar. Özellikle hormonlardaki değişikliklerin yarattığı kimyasal değişimler ergen kişilerin duygudurumlarını, düşüncelerini ve davranışlarını etkiler.

Çoğu zaman, bu değişiklikler ortaya çıkmaya başladığında, ergenler aşırı derecede duyarlı hale gelir ve güven seviyelerinde keskin değişimler, dalgalanmalar yaşamaya başlarlar. Bu aşamada pek çok ergen, ebeveynlerinin onlara baskı yaptığını ve daha fazla özgürlüğe ihtiyacı olduğunu hisseder. Bu nedenle çoğu çocuk ergenlik dönemine geldiğinde geri çekilme eğilimindedir ve ebeveynleriyle vakit geçirmekten imtina eder. Ayrıca bu dönemde bedenlerinin ve cinselliklerinin daha fazla farkına vardıklarından yeni arkadaşlar edinmek ve yeni şeyler denemek isterler. Bu oldukça kafa karıştırıcı bir zamandır; bu nedenle ergenlerin çocukluktan yetişkinliğe geçiş süreçlerinde, sağlıklı ve sağduyulu yetişkinler haline gelmelerine olanak tanımak, duygu ve düşüncelerine rehberlik edebilmek için psikoterapi faydalı olabilir.

Ergen terapisi, gençlerin duygularını, davranışlarını ve düşüncelerini anlamalarına yardımcı olmayı amaçlayan bir danışmanlıktır. Çocuğunuz yaşadığı değişikliklerle başa çıkmakta zorlanıyorsa, sorunların oluşmasını ve daha da kötüye gitmesini beklemek yerine, onları terapi ve danışmanlık desteği almaya yönlendirmeniz önerilir.

Çocuk terapisi, Çocukların terapiye nasıl durumlarda ihtiyacı vardır? 

Yetişkinler çocukluğu oyun ve eğlence dolu kaygısız bir zaman olarak düşünmeyi severler, ancak bu tüm çocuklar için geçerli değildir. Çocuklar, yetişkinleri rahatsız eden aynı duygusal sağlık sorunlarına ve duygudurum bozukluklarına karşı hassastır. Genellikle refah duygularına ve duygusal, sosyal, entelektüel gelişim kapasitelerine müdahale eden bu olumsuz duygu, düşünce ve davranışlar psikoterapi yoluyla çözülebilir. Terapi, çocukların sıkıntılarının nedenlerini anlamalarına ve gelecekte sağlıklı bir şekilde başa çıkma becerileri kazanmalarına yardımcı olabilir. Çocuk ve Ergen terapisi bu bağlamda sizi ve çocuğunuzun endişelerini anlamak için kapsamlı, özenli ve iş birliğine dayalı bir yaklaşım uygulayarak sorunların nasıl geliştiğine ilişkin bağlamsal bir değerlendirme yapar ve yardımcı olacak pratik stratejiler sunar.

Durumu tüm açılardan değerlendirmek için gerekirse ebeveynlere / bakıcılara ve öğretmenlere danışan çok sistemli bir yaklaşım kullanılır. Bu noktadan hareketle, çocuklar kendi seviyelerinde ilişkilendirilir, onlarla olumlu bir şekilde ilgilenmek ve gelişim aşamalarına göre uyarlanmış stratejileri uygulamak için gerekli bilgi ve teknikler uygulanır. Bu şekilde, terapinin etkinliğini artırmak için tasarlanmış, besleyici ve kabul eden bir ortam gelişir. Bu tür bir terapi desteği, ebeveynlerin çocuklarının yaşadıkları sıkıntıları ve bu sıkıntılarla başa çıkma yöntemlerini anlamalarına ve geliştirmelerine yardımcı olabilir.

Çocuğunuzun akademik öğrenimi veya davranışıyla ilgili özel endişeleriniz varsa IQ, öğrenme, gelişimsel ve davranışsal değerlendirmeler de mevcuttur.

Ev Partisini Klip Yaptı

İzmirli güzel şarkıcı Aden Duygu Sayan, TRT ve Devlet Opera Balesi Çocuk -Gençlik Korolarına devam ettikten sonra, Dokuz Eylül Üniversitesinden Müzik öğretmenliği bölümünü bitirerek akademik anlamda başarı yolunda taçlandı.

 

“Taburu Gelsin” isimli teklisiyle müzikseverlerle buluşan Aden Duygu Sayan, sözleri Engin Doğanay, bestesi ise Coşkun Kıvılcım’a ait olan eserin aranjörlüğünü Fırat Özbaylar üstlendi. Klip çalışmasında yönetmen koltuğunda sanatçı kendi otururken, Aden Duygu Sayan’ın hem yorumcusu hem de klip yönetmeni olduğu eserin çekimlerinde 30 kişi görev aldı. Klip çekimlerinde oldukça eğlendiklerini ifade eden Aden Duygu Sayan “Aslında bu bizim evde verdiğimiz partilerden biri, sadece kamera ve yönetmen vardı ev partimizi klip yaptık, bence samimi oldu ve şarkıya çok yakıştı. Yaptığım her işte samimiyeti önemserim, samimiyet başarı yolunu yarılamaktır” dedi.

 

14 yaşından beri sahnelerde olduğunu dile getiren Aden Duygu Sayan, esprili, neşeli, bir kişilikle müzik severlerin her daim karşısında olmayı tercih ettiğini belirtirken seksilik benim doğamda var sahnede açık saçık giyinmeme gerek yok eşofmanda giysem farketmez iddiasında bulundu.

Beğendiği ve kendi seçtiği müziği yapabilecek kadar cesur olduğunu sözlerine ekleyen Aden Duygu Sayan, sırf ticari düşünerek tarzımı belirlemem, kendimi güncelleyerek; yeni ve dünyanın benimsediği saundlarla harmanlayarak ve insanların nabızlarını tutarak başarıya emin yürüyorum ifadesini sözlerine ekledi.

 

Fenomen Şarkıcı Begüm Polat hastaneye kaldırıldı

Şarkıları tıklanmada milyon barajını aşan ve şöhret basamaklarını hızla çıkan Begüm Polat’tan üzücü haber geldi.

Güzel şarkıcı konserden konsere koşarken hayran kitlesini de her geçen gün çoğalttı. Samimiyeti ve sahne performansı ile tercih edilen Begüm Polat, hızlı temposunun sonunda soluğu hastanede aldı. Geçmişte geçirdiği mide kanaması, yüksek stres sebebiyle tekrar nüks eden Begüm Polat acilen hastaneye kaldırıldı. Yapılan tahlil ve tetkikler sonucunda yemek borusu ve midesinden ameliyat olması sonucuna varıldı. Yaşadığı bu sağlık sorunları sebebiyle birçok konserini ileride bir tarihe erteleyen Begüm Polat, SMA lı bir bebek için vereceği ücretsiz konseri iptal etmedi ve 31 Temmuzda Hatay’da konser yapacak ve konser dönüşü ameliyata girecek.

 

Sosyal sorumluluk projelerini daima ön planda tutan Begüm Polat, SMA hastası çocuk beklemez zorda olsa ben o sahnede olacağım ifadesinde bulundu. Hastahanede olduğu sürede Ödül törenlerine katılamadı. Yılın En Çok Ses Getiren Kadın Sanatçısı Ödülüne layık görülen Begüm Polat’ın ödülünü, asistanı Umut Can Fırat kendisi yerine törene katılarak aldı. Ağustos ayının ilk haftası yeni şarkısı “Affettim”i çıkartmaya hazırlanan Begüm Polat bir yandan da sağlık sorunları ile mücadele ediyor. Başarılı sanatçı stres ve yorgunluğa dayalı ne kadar hastanelik olsa da, yattığı yerden işlerini organize etmek için çalışıyor.

Molly İle Tommy – Sihirli Miras”

Türkiye’de bir ilk olarak vantrolog kuklalar ile gerçekleştireceğimiz macera, komedi filmi, farklı konusuyla izleyenleri sinema salonlarına çekecek.

Tuğba Melis Türk ve Keremcem’in başrollerini paylaştığı filmde; Hakan Akın, Deniz Oral, Faruk K, Zeynep Dizdar, Emre Ertunç, Elif Gül, Hakan Çankaya, Emre Mutlu, Ufuk Göçgüncü de rol alacak.

Filmin kadrosunda; Atilla Emirhan Kırık, Tuğba Kurun, Damla Nidam, Kıvanç Erkan, Ataberk Tufan da çocuk oyuncular olarak yer alacaklar. Filmin senaryosunu yazan Eyüp Yağlı, aynı zamanda filmin yönetmenliğini de yapacak.. Filmin Genel Yönetmenliğini Kayhan Başoğlu, Görüntü Yönetmenliğini Yalçın Yadel, Uygulayıcı Yapımcılığını ise Hamdi Bor üstlendi. EMK Film Production tarafından hayata geçirilecek olan filmin yapımcılığını Elif Gül üstlenirken, filmin çekimleri ise İstanbul’da üç hafta sürecek.
2023’te vizyona girmesi planlanan “Molly İle Tommy – Sihirli Miras” filminde; ilköğretim okulunda öğretmenlik yapan Gözde’nin, Molly ile Tommy (vantrolog) kuklalarıyla başından geçen ilginç maceralarına tanık olacağız.

Filmimizin tanıtım toplantısında siz kıymetli gazeteci dostlarımızla bir arada olmak bizleri mutlu edecektir…

Zeynep Bastık’tan 2022 Yazının İstanbul’da İlk Konseri

Zeynep Bastık “Uzun süredir İstanbul konserimiz yoktu. Buna bayağı heyecanlıyım o yüzden”

İstanbul’un ilk ve en büyük açık hava, kültür, sanat ve etkinlik alanı olan YBY – Yeni Bir Yaşam Etkinlik Alanı’nda; Mayıs ayında başlayan konserler hız kesmeden devam ediyor: Zeynep Bastık konseri 23 Temmuz 2022 Cumartesi akşamı YBY’de.

İçeceğinizle beraber yanınıza pusette bile olsa çocuklarınızı, varsa köpeğinizi veya diğer evcil hayvanlarınızı alarak, ister çimenlere sereceğiniz örtülerin üzerinde, isterseniz şezlong veya piknik masalarına oturarak, minderlere uzanarak veya ayakta gönlünüzce dans edebileceğiniz bir ortamda; çimenlerin üzerinde ve sonsuz gökyüzünün altında izleyebileceğiniz; İstanbul’un en büyük ve en son sistem ses / ışık teknolojisiyle donatılmış sahnelerinden birinde gerçekleşecek konseri belli ki Zeynep Bastık da sabırsızlıkla bekliyor.

Uzun bir süre sonra ilk kez İstanbul’daki hayranlarıyla buluşacak sanatçı resmi instagram hesabına da not düşmüş: “uzun süredir İstanbul konserimiz yoktu. Buna bayağı heyecanlıyım o yüzden”.

YBY konserlerinin pandemi sonrası dönemdeki en büyük avantajlarından biri de elbette ki sosyal mesafenizi tamamen kendinizin belirleyeceği sağlıklı bir ortam olması.

Türk pop müziğinin efsane olmuş şarkılarının yeniden yorumlarıyla beraber Zeynep Bastık’ın kendisine ait hepsi birbirinden güzel onlarca parçaya müthiş dans gösterileri ve farklı koreografilerin eşlik edeceği bu konser YBY’nin Kemerburgaz Kent Ormanı içindeki özel alanında 23 Temmuz’da.

Ağustos ayından itibaren tüm hızıyla sürecek konserlerin detaylı bilgilerine @yenibiryasamjournal instagram hesabından ulaşılabilecek.

Konserin biletleri Biletix’in yanı sıra etkinlik alanı girişindeki gişeden de temin edilebilir.

 

Sinemanın Buhranı Başladı

Yapımcılığını Murat Yontan’ın yaptığı, yönetmen koltuğunu ise usta isim Kartal Çidamlı ve Hasan Sessiz’in paylaştığı M Yapım’ın “BUHRAN” isimli korku tarzındaki sinema filminin çekimleri başladı.

Cinli korku filmlerinin dünya piyasasında yeri olmadığını düşünen ünlü yapımcı Murat Yontan, evrensel ve oyunculuğu güçlü senaryo odaklı yapımlarla sinema izleyicisini buluşturmak istediklerini ifade etti. Başrolünü başarılı oyuncu Anıl Dal ve Beyza Nur Yılmaz’ın paylaştığı “BUHRAN” isimli sinema filminde sevilen oyuncular Tahir Bir, Deniz White, Feyza Akkan, Mustafa Türkmani, Demet Erdem, Mert Lale ve Gamze Çidamlı önemli karakterlere hayat veriyorlar. Denizli Pamukkale üniversitesinde biyomedikal mühendisliği mezunu olan “BUHRAN” isimli sinema filminin güzel başrol oyuncusu Beyza Nur Yılmaz, uzun zamandır başarıyla yürüttüğü mankenlik mesleği ile birlikte tecrübeli bir kadro eşliğinde oyunculuğa adım attı. Hayallerinin peşinden giderek mankenlik ve oyunculuk yolunda yürümek istediğini dile getiren Beyza Nur Yılmaz, canlandırdığım karaktere çok çalıştım etrafımda konusunda çok uzman kişiler olması bana ayrıca güven veriyor ifadesinde bulundu. Oyunculuğa aslında podyumda başladığı vurgusunu yapan Beyza Nur Yılmaz “Podyuma çıktığımızda da bir karaktere bürünürüz.

Çıktığım her defilede ve taşıdığım her tasarımda aslında farklı bir kadını oynuyorum. Ve oynadığım her kadına ya kendimden bir parça katıyorum ya da benliğime karakterden bir parça alıyorum. Oyunculuk adına henüz yolun çok başındayım fakat canlandıracağım her karakterin kendi dünyamdaki benlik arayışıma bir katkısı olacağını düşünüyorum. Değişime açık bir insan olarak bundan 1 belki 2 veya 5 sene sonraki halimin nasıl olacağını düşünmek bana yaşama ve oynama sevinci katıyor” dedi. İlk tecrübesinde başrol olmanın bir nebzede olsa korkuttuğunu fakat kendisi için kötü bir durum olmadığını. Çünkü korkunun beraberinde cesareti de getirdiği, cesareti yaşatan korku, korkuya neden olanda cesarettir, Korktuğu kadar cesaretli olduğunu düşünmenin kendisini biraz olsun rahatlattığı vurgusunu yaptı.

 

Almanya’dan Ödül İçin Geldi

Yaşamını Almanya’da sürdüren güzel oyuncu Ayşenur İnam, bıkmadan ve yorulmadan çıktığı oyuncu olma yolundaki çabaları yüzünü güldürmeye başladı.

Rol aldığı sinema ve konuk oyuncu olarak yer aldığı dizi filmlerdeki performansıyla ödül töreninde gelecek vaad eden oyuncu ödülünü aldı. Canlandırdığı karakterlerde başarılı oyunculuk performansı ile dikkatleri üzerine çeken Ayşenur İnam “Benim için aldığım her ödül önemli çok sevdiğim ve emek verdiğim işle bir takdir kazanmış ve ödüllendirilmişim Almanya değil kuzey kutbunda olsam emeğimin meyvesini almaya gelirdim” dedi.

İstanbul’a gelmişken yeni projeler içinde görüşmeler yaptığını ifade eden Ayşenur İnam, anlaştığımız taktirde yapımcılığını Yalçın Çoban’ın, yönetmenliğini İbrahim Bülbül’ün yapacağı sürpriz bir proje ile döneceğini sözlerine ekledi.